Narsist bir anneye sahip olmak tam olarak anlatılmaz yaşanır bir durum . Anlattıklarım/anlatacaklarım size abartılmış gelebilir. Daha önce de söylediğim gibi beni ayıplayabilir, kınayabilir, nankörlükle suçlayabilirsiniz. Çocuk değilim. Genç denecek yaşta da sayılmam. Yani aklımın iki karış olması ile alakası yok bu hissettiklerimin. Siz yaşamasanız da, görmemiş, deneyimlememiş, çevrenizde şahit olmasanız da bu dünyada kötü anneler de var. Benimki narsist olma özelliği ile anneliğin gereklerini yerine getiremeyengillerden. Mesela çocukluğuma dair hiç güzel bir an hatırlamıyorum anneme dair. Hayır çok unutkan olduğumdan değil. Bizim çekirdek ailemizde öyle sevgi gösterme, sarılma, kucaklama, öpme gibi temel ihtiyaçlar pek karşılanmazdı. Bir bireyin bütün hayatını etkileyecek özelliklerinin birçoğunu aileyi kopyalayarak öğrendiğini düşünürsek bu durum tabii ki bana da yansıdı. Neyse ki şanslıyım, dikkatliyim ya da ne derseniz ondanım da bazı şeyleri yanlış yaptığımı 20'li...
Tatlı psikologum artık kendi kendime ebeveyn olmam gerektiğini, içimde o büyüyemeyen çocuğu yine benim büyütmem gerektiğini söyledi. Bunu önceki psikologumda farklı şekilde vurgulamıştı. Terapinin zaman içinde çok faydasını gördüğümü yıllar geçince fark ediyorum. Yarattığı farkındalık ve çizdiği yol haritası bile yeterli. Önce o kötü, hatırlamak istemediğim anılar tek tek ağlata ağlata gün yüzüne çıktı. Kimisini çok uzun süre paylaşmadım bile. Sonra kabullenme süreci. Evet bu benim geçmişimdi, kendi haline bırakılan çocuktum ben. Bu geçmişi kabullenmeliydim. Ahlanıp vahlanmak yerine bu kabullenme ile birlikte bir hüzün çöküyor. Neden ben?! Hele etrafınızda iyi anne babalar, güvenli bir ortamda yetiştirilmiş çocuklar varsa vay halinize. Kendinizi iyice öksüz yetim hissetmemek mümkün değil. Tam bu esnada biraz kendime acıma sürecim başladı. Kendime ne çok çektin sen diye diye içten içe üzüldüm boğazım düğümlene düğümlene.Bunlar hiç kolay geçen günler değildi. Çok ağladım, bazen hay...
Beklenen kitap tavsiyeleri sonunda yayında! Sıralamayı önerdiğim okuma sırasında göre yaptım. Umarım beğenirsiniz. Kitapları okuduktan sonra lütfen yorumlarınızı paylaşın, merakla bekleyeceğim. Ortak özellikleri hiçbir boş hayat şahane sen de yapabilirsin heyooooo kitabı değil. İsimlerine aldanmayın. Hepsi birkaç farklı psikolog ve psikiyatrdan duyduğum okuduğum kitaplar. 1. Hayatı Yeniden Keşfedin - Jeffrey E. Young / Janet S. Klosko Psikoloji de "Şema Terapi" adında bir şey var. Bir öğreti mi desem, bir tedavi biçimi mi desem... Tabi ki konunun uzmanı olmadığım için anladığım kadarını aktaracağım. Eski psikologum şema terapi uyguluyordu. Yani terapilerim şemalar üzerine devam ediyordu. Bendeki şemaları tespit edip çözümleri üzerine çalışıyorduk. Şemaları nasıl tanımlayacağımdan emin değilim. Hepimizde şemalar varmış. Hayatımızda (çocukluğumuz başta olmak üzere) bazı şemalar oluşturuyoruz. Çevre faktörü, yaşadığımız olaylar, olayları anlayış şeklim...
Narsist anne çocuk için çok büyük bir problem. Bu konuda neler yapabiliriz?
YanıtlaSilYorumlar sayfada çıkmıyor
YanıtlaSil